Tuesday, February 5, 2008

Yorum: CHP'li kadının taktığı türban neyi simgeliyor

Toplum istenmedik şekilde bir ayrışma içerisinde gibi görünüyor. Halkın belki de % 75-80’lik bir kesimi başörtüsüne özgürlük istemesine karşın, buna karşı duran %20-25’lik azımsanmayacak bir topluluk var. Onun da ötesinde yüksek yargı, askeri kesim ve akademik yönetimlerde makam sahibi birçok insan buna karşı çıkmakta.

Kanayan bir yara haline gelen bu problemden birçok siyasi de nemalandı, halen de nemalanmaya devam ediyor. Buna her kanattan politikacılar dahildir.

Bir tarafta bu zavallı kızlar üzerinden kendi propagandasını yapmaya çalışan bazı gruplar (ki bu konuda bizzat yaşadığım ibretlik bir anı var, belki zaman bulursam burada anlatmak isterim), diğer taraftan da kendi çıkarları ve takıntıları için onlara acı çektirmekten adeta zevk alan elitistler…

Bu kaos içerisinde de ortamdan oy devşirmeye çalışan siyasi partiler...

Olaya ne niyet okuma, ne de bazı kesimlerin endişelerini tamamen yok sayma mantığıyla yaklaşmak bizi kalıcı bir çözüme ulaştırabilir.

Madem ki bu ülke insanının ağırlıklı bir kesimi artık 2000’li yıllarda bu tip tuhaf ve acı verici bir yasağın kalkması görüşünde, öyleyse hem yasağın kalkmasını savunan bu grup, hem de belli bir algılamada ısrarcı olup karşı duran ciddi miktardaki azınlık, ortak bir paydada buluşmak zorundadır.

Yoksa toplumsal barış sağlanamaz ve sorun büyüyerek devam eder. Bu noktada Zeki Sezer’in çözümü öteleme önerisi günü kurtarmaya çalışmaktan başka bir şey değildir.
Ama kesin bir çizgiye tabi olabilecek “kamuda hizmet alan-hizmet veren” ayırımı işe yarar bir kriter olabilir.

Bunu da ilk ortaya atan MHP değildir. Baskın Oran yıllardır bu fikrini her platformda dile getirip duruyor.

Böyle bir çözüm iki taraftan da belli kişilerin tepkisini çekecektir şüphesiz. Ve çekiyor da. İlkokulda başı kapalı öğrenci isteyen de var, “başı örtülü gelenlere hak ettikleri notu vermem” diyenler de.

Öyleyse, varılacak bir çözümde her iki kanadın da radikal unsurları törpülenmelidir.

Ortak bir zeminde buluşulmadığı ve bu problem süregeldiği takdirde, sorunun çözümü daha sancılı ve ağır olacaktır.
Yunus

No comments: