Friday, February 22, 2008

Yorum:Zaman’da türban sansürü

alıntı’’…türban, İslâmi tesettüre ilişkin en katı (dilerseniz, en erkeksi) yorumun benimsendiğinin ilânı hüviyetindedir; ve dolayısıyla, kadına ilişkin tüm diğer yorum ve kuralların da kabullenildiğini ima eder….Bana sorarsanız, türban sorunu işbu "kadının kadına ihaneti" olarak ifade ettiğim açmazda düğümlenmektedir. Bir kısmımız türbanı egemen erkeklerle kadınlar aleyhine yapılan bir ittifak olarak değerlendirirken, diğer bir kısmımız yasakçılarla birlikte hareket etmek suretiyle kendilerine tekâmül yollarını kapayan hemcinslerinin ihaneti olarak görebilmektedirler…’’

Sn A.A. kendi gibi düşünen kadınların türbana bakış açısını çok güzel anlatmış.
Benim gözümde ise mesele,dinin kadına bakışının erkekler tarafından yorumlanmasından,dinin ,bizlere erkekler tarafından öğretilmesinden kaynaklanmaktadır.

Ülkemizde ,inanç ve örfler birbirine karıştırıldığından,kadına karşı yapılan her hareketin nedeni dine bağlandığından,dini bilgiyi sadece 4 eşle evlenmek olarak bilen(sözüm meclisten dışarı)din cahili erkek egemen aile yapısına sahip olduğumuzdan,kadınların hala ‘’eşim isterse evlenince kapanırım’’tarzı düşünceleri olduğundan(ki bu örnek bile kadının din kurallarını uygulamada erkek egemenliğini kabul ettiğinin göstergesidir.Kul olma bilincinde yetiştirilmediğinden, kula kul olma ki, en yakınındaki erkeğe kul olmayı kabul eder)..vb.nedenlerle din ,erkelerle hak tanıyan ,kadınları 2.sınıf gören din konumunda görünmekten kurtulamamıştır.
Yıllardır kitaplarda erkekler tarafından ,olması gereken dini bütün Müslüman kadın modeli anlatılmış ancak olması gereken dini bütün Müslüman erkek modelinden bahsedilmemiştir.Bu konuda Emine Şenlikoğlu’nun erkeği anlattığı kitap yayımlandığında aldığı tepkileri hatırlıyorum….

A.A.tarzı düşünen kadınları anlıyorum.Zira bu düşünce tarzı içinde olmasaydım ,dışarıdan bakıldığında görünen bu tablo ile ben de onların yanında olurdum.Ancak bir yaradılan olarak, Allah katındaki üstünlüğün takva boyutunda olduğunu bilerek, bizlere düşen görevin yanlışların ,dinin aslında olmadığını ,uygulamalardan ve yorumlardan kaynaklandığının bilincinde olmak ve ahret hayatını yok saymadan dünya hayatını devam ettirmektir diye düşünüyorum.

Yazıda hadis geçtiği için de özellikle söylemek istediğim,sahih hadis konusunun çok derin bir mevzu olduğu ve şahsi olarak aklıma,kalbime şüphe veren hadisleri reddetmediğim ancak hayatıma uygulama olarak da almadığımın bilinmesidir.
Son olarak konu:Kadının kadına ihaneti değil,insanların yaradılış maksatlarına ihanetleridir.

Kara harekatımız hayırlı olsun..
Saygılar,
aKrep…

No comments: