Wednesday, May 21, 2008

yorum:Rejimin zihniyetinin içyüzü


rejim analizi yapıp eleştiriken memnun olunmadığı iddia edilen rejimin yerine ne getirilmek istendiği ev nasıl bir alternatif sunulduğuda önemlidir.

Şu an Konjukturun etkisi ve ABD'nin de sonsuz desteğini alan ,ele geçirdiği yandaş medya ile propaganda yapan zihniyetin neyi amaçladığıda burda tartışma konusudur.

Bu kesimin basın yayın organlarına baktığımız zaman muhalefet yapma biçimi olarak kendilerinden olmayanları DİN düşmanı gibi irrasyonel bir şey ile suçladıklarını görmekteyiz.

rejimi eleştiren zihniyetin ezilenler anlamında hiç bir politikası ve açılımı yoktur. Sadece Egemen gücü değiştirerek yerine yeni satraplar oluşturma peşindedir. Din Özgürlüğü adı altında Yaptığı tüm usulsuzlükleri,yolsuzlukları maskelemektedir.

İçerde kendi zihinlerinde yarattıkları din düşmanlarına her şekilde saldıran ve buna istinaden propaganda yapan zihniyet Dışardaki Asıl düşman ile ise MÜTTEFİKTİR. yani yapılan propagandanın vs içi boştur. Emperyalizme karşı koymayıp onunla sonuna kadar bütünleşmeyi savunan bir zihniyet ansıl samimi olabilirki.
Rejimi eleştirenlerin Kurmak istediği rejim İçerde ki rejim muhaiflerine Dinci faşizm uygulayarak,dışardaki emperyalist ülkelerle iş birliği yapmaktan başka bir şey değil.. bir tane örnek vereyim..


aşağıda samanyolu haber sitesinden alınan bir haber var. Bu haberin başlığı ve veriliş şekli aynı aşağıdaki gibi. değerlendirin bakalım. Birde samanyolu haber sitesine gidip bu haberler hakkında ne yorumlar yapmış bakın bakalım..

CHP'li vekilden 'kan donduran' sözler
Türkiye Önder Sav'ın Peygamberimize(S.A.V) karşı alaycı üslubunu konuşurken CHP Hatay milletvekili Gökhan Durgun daha da ileri gitti.

CHP Hatay Milletvekili Gökhan Durgun, Suudi Arabistan'da idam cezasına çarptırılan, berber Sabri Boğday'ın "Allah'a küfür"iddiasından yargılanmasını, "Allah'a sitem normaldir. Neden idam edileceğini anlamakta güçlük çekiyorum." şeklinde değerlendirdi.

Durgun, Genç berberin bir emekçi olduğunu, ülkesinde iş bulamadığı için Suudi Arabistan'a gidip çalışmak zorunda kaldığını ifade etti.

Durgun, Allah'a sitemi normal olarak değerlendirdiği basın toplantısında bununla alakalı şöyle konuştu; "Bu kardeşimiz yıllarca orada çalışmıştır. Ancak şu günlerde öldürüleceği günü beklemektedir. Suçu da güya tanrıya sitem etmektir. Kimsenin hakkını yememiş, kimseyi öldürmemiş, kimsenin ırzına girmemiş, hırsızlık da yapmamış sadece kendi durumundan kaynaklanan bir nedenle tanrıya güya sitem etmiş. Bu da oldukça normaldir. Bunun için adam öldürmenin insani boyutu ne derecedir? Anlamakta gerçekten güçlük çekiyorum. Bu basit sitem bir ölüm getirmemelidir. Çünkü insan kutsaldır yaşama hakkı da kutsaldır. Sabri Boğday'ın yaşaması için elimizden ne geliyorsa yapmak zorundayız. Müslümanlığı ve Allah'ı korumak Suudi kralının işi değildir. "

Tüm umutlarını temyiz mahkemesine ve Suudi Kralı'na bağlayan Boğday'ın gizli mahkemede hiçbir savunma hakkı tanınmadan yargılandığını iddia eden Durgun, bu konuda uluslararası af örgütüne başvurulduğunu belirtti.

Sabri Boğday'ın yaşayıp yaşamayacağını temyiz mahkemesi ve Suudi Arabistan Kralının belirleyeceğini belirten Durgun, "Ancak burada can alıcı bir nokta var. O da yargının usulüne ve uluslararası hukuka uygun yapılmamasıdır. Sabri Boğday'a avukat bile tahsis edilmemiş ve mahkeme gizli yapılmıştır. Mahkemeyi kimsenin de izleme şansı olmamıştır. Bu durumda da bir iftiraya kurban giden bu kardeşimiz idam cezasına çarptırılmıştır." dedi

Sabri Boğay'ın serbest bırakılması için olayı dışişleri bakanlığı aracılığı ile takip ettiğini belirten Durgun, "Cumhurbaşkanımızın girişimleri, olay Kral'a intikal etmediği için sonuç vermemiştir. Ancak ben sayın Cumhurbaşkanından rica ediyorum lütfen bu konunun üzerinde dursun ve gereken hassasiyeti göstermesini istiyorum." şeklinde konuştu.

http://www.samanyoluhaber.com/haber-102275.html

No comments: